Laparoskopik kolesistektomi nedir?
Doç. Dr. Didem Öncel Yakar’ın cevabı
Safra kesesi karaciğerin alt yüzünde bulunan, yaklaşık 50 mL kapasiteli içi boş bir organdır. İsminin birebir yansıttığı gibi, safra depolayan armut şeklinde bir kesecik şeklindedir. Sağlıklı bir yetişkin karaciğeri günlük ortalama 250-1000 mL arası safra üretir. Ağız yoluyla alınan gıdaların sindirimi için gerekli olan bu safranın çoğunluğu özel bir safra kanalı sistemi ile karaciğerden direkt onikiparmak barsağına aktarılır. Karaciğerde üretilen safranın küçük bir kısmı ise ağır yemeklerden sonra gerekebilecek ek sindirim ihtiyacı için safra kesesinde depolanır. Barsakta sindirim için bu ek miktara ihtiyaç duyulduğunda özel bir sinyal sistemi ile hareket geçirilen safra kesesi kasılarak içinde depoladığı ek safrayı safra kanalına iletir.
Safra kesesine ait hastalık durumunda safra kesesinin cerrahi olarak alınması gerekebilir. Buna en sık sebep olan hastalık safra kesesi taşlarıdır. Safra kesesi taşlarının yanı sıra bazı safra kesesi poliplerinde ve safra kesesi kanserlerinde de safra kesesinin alınması gerekir.
Safra kesesinin cerrahi olarak alınmasını ifade eden Latince terim kolesistektomi’dir. Kolesistektomi ameliyatı açık ya da kapalı yöntemle yapılabilir. Kapalı yöntemle yapılan safra kesesinin alınması ameliyatının Latince karşılığı laparoskopik kolesistektomi’dir. Her ne kadar bu ameliyat geleneksel olarak açık yöntemle yapılmaya başlanmış olsa da 1980’lerden beri bu ameliyatta kapalı yöntemin açık cerrahiye olan üstünlükleri nedeniyle altın standart yöntem laparoskopik kolesistektomidir. Yine de gerekli bazı istisnai durumlarda açık cerrahi hasta için daha güvenli olacağından bu yöntem de halen kullanılmaktadır.
Hangi hastalara laparoskopik kolesistektomi önerileceği sorusunun yanıtı çok nettir. Şikayete yol açan safra kesesi taşı varlığında hastalara cerrahi tedavi önerilir. Bu gibi durumların devam etmesinin hastaya riski cerrahi olarak safra kesesinin alınması riskinden daha fazladır. Bu ameliyatın acil ya da planlı yapılmasına hastaya ve hastalığına bağlı faktörlere göre karar verilir.
Laparoskopik kolesistektomi önerdiğimiz hasta ve yakınlarından sık karşılaştığımız başka bir soru ise safra kesesi alındıktan sonra vücutta bir sorun olup olmayacağıdır. Yukarıda da bahsedildiği gibi normalde karaciğerde üretilen safranın büyük kısmı direkt onikiparmak barsağına akarken küçük bir kısmı safra kesesinde depolanmaktadır. Kolesistektomi ameliyatı sonrası ise karaciğerde üretilen tüm safra direkt barsağa akar. Hastaların çoğu ameliyat sonrası erken dönemden itibaren daha önce yaşadıkları hazımsızlık, şişkinlik, ağrı gibi şikayetlerden kurtulmaktadır. Küçük bir grup hastada ise ameliyat sonrası safra kesesinin olmamasına bağlı ağır yemeklerin sindiriminde sıkıntı, aralıklı şişkinlik, dışkı alışkanlığında değişiklik gibi bir takım geçici şikayetler oluşur.
Günümüzde safra kesesi ameliyatlarının %90’dan fazlası laparoskopik kolesistektomi şeklinde planlanmakta, ameliyat esnasında aksi bir gelişme olmadığı sürece, sorunsuz olarak bu şekilde tamamlanmaktadır. Laparoskopik kolesistektomi ameliyatı acil müdahale gerektirmeyen durumlarda elektif olarak (önceden planlanarak) uygulanır. Hastanın kendisine ait ek hastalıkları göz önünde tutularak gerekli ameliyat öncesi hazırlıkların yapılmasından sonra planlı cerrahi için genellikle bir gün hastane yatışı ve ardından yaklaşık maksimum 7-10 gün istirahat gereklidir. Bu sürede ağızdan alınan ağrı kesiciler ameliyat sonrası şikayetlerin kontrolü için yeterli olur. Ağır kaldırmamak dışında özellikle yasaklanan hiçbir şey yoktur. Hastalar kendilerini rahat hissettikleri anda günlük rutinlerine dönebilirler. Özel bir ameliyat sonrası diyet ya da egzersiz yoktur. Çoğunlukla cilt dikişleri kendiliğinden eriyebilen tür olduğundan poliklinik kontrolü dahi zorunlu değildir. Yine de yara yerlerinin kontrolü, varsa dikişlerin alınması ve patoloji sonucunun takibi için birinci haftada poliklinik görüşmesi gerekebilir. Doktorunuz sizi bu konuda yönlendirecektir.
Karaciğerin ürettiği ve yağların sindirimi için gerekli olan safranın bir kısmını depolamak ve konsantre etmek (yoğunlaştırmak) görevleri olan safra kesesi, ismiyle uyumlu bir şekilde karaciğerin altında bulunan kese şeklinde bir organdır. Safra içindeki kimyasal bileşimin dengesiz hale gelmesi ile oluşan safra taşları son derece sık görülmektedir. Yaklaşık her 10 kişiden birinde bulunduğu bildirilmektedir. Bu derece sık olmasına rağmen her kişide semptom oluşturmaz. Şikâyete yol açmayan safra kesesi taşlarının tedavi edilmesine de gerek yoktur. Safra kesesi ameliyatı semptom görülmesi veya hekimin diğer nedenlerle cerrahi işlem kararı vermesi durumunda gündeme gelir. Laparoskopik kolesistektomi yani safra kesesinin kapalı yöntemle çıkartılması yöntemi ile başarılı sonuçlar alınmaktadır.
Yirmi beş yılı aşkın hekimlik deneyimiyle Türkiye’nin saygın kadın cerrahları arasında yer alan Doç. Dr. Didem Öncel Yakar’ın uzmanlık alanları arasında, karaciğer naklinin yanı sıra karaciğer-safra yolları- pankreas hastalıklarının tedavisi ve laparoskopik kolesistektomi önemli bir yer tutuyor. Doç. Dr. Didem Öncel Yakar, bu bölümde sizlerden gelen soruları yanıtlıyor.
Bu alanda uzun yıllar çalışmış ve çok sayıda ameliyat gerçekleştirmiş olmanın birikimiyle, Ataşehir’de bulunan özel muayenehanemizde tanı, uygun tedavi seçimi ve ameliyat süreçlerinin yönetimi için sizlerin yanındayız. Hayatımızın her anında sağlık bizimle olsun.